Matematik

Tarih: 15:47 Kategori: Yorum: Yorum Yap


Matematik dünyanın en eski ve en yaygın bilimlerinden birisidir. Tamamen soyut kavramlarla düşünmeyi gerektirdiği için genelde öğrenilmesi zor bir bilim dalı olarak kabul edilir. Esasında matematik bir bilim dalı olarak görülmemelidir zira matematik bir dildir; biz anlaşılması kolay olsun diye onu bir bilim dalı olarak kabul ediyoruz. Aynı Türkçe, İngilizce gibi matematik de sembolleri, bağlaçları, harfleri, kelimeleri ve cümleleri olan bir dildir. Yaygın anlamıyla kullandığımız dille yazıp konuşabiliriz; matematik ise bir araya getirdiğimiz sembollerle kurduğumuz cümleleri anlamlı bir bütün halinde diğer bilimlerin hizmetine sunar. Türkçeyi biz kullanırız; matematik dilini ise fizik, kimya, biyoloji, istatistik, astronomi, mühendislik, tıp, mimari, iktisat ve daha birçok bilim dalı kullanır. Ayrıca müzik de, matematiksel dili olan mucizevi bir sanattır. Oktav, vuruş gibi müzik terimleri aslında matematikten gelmedir.

Matematik çağlar boyunca hep önemsenen bir bilim dalı olagelmiştir. Platon'un, Akademi'sinin girişine yazdığı ünlü "Ageometretos medeis eisito!" cümlesinin "Geometri bilmeyen buraya giremez!" anlamına geldiğini zannederiz. Aslında bu söz, "Matematiksel olanı kavrayamayan giremez" demektir. Yani evrende olup biten her şey matematiksel bir kavramayla anlaşılabildiği ölçüde değerlidir. Matematik, bu yönüyle felsefeyle kardeş gibidir. Filozofların birçoğu matematiği çok iyi bilir veya matematikçidir. Leibniz hem büyük bir filozoftur, hem de çok önemli keşifler yapmış önemli bir matematikçidir.

Neden Türkiye'de Matematik Bölümü?

Sahip olduğu kültürel ve bilimsel mirası arkasına alarak birçok değerli bilim adamı yetiştiren Türk üniversiteleri, Matematik disiplininde de dünyada söz sahibi matematikçiler yetiştirmiştir. Cahit Arf, "Arf Değişmezi" ve "Arf Halkaları" kavramlarıyla literatüre giren önemli keşifler yapmıştır. Cem Yalçın Yıldırım ise ikiz asal sayılar üzerine yaptığı çalışmalarla dünyada saygın bir yere sahiptir. Öte yandan Ali Nesin, kurduğu Matematik köyüyle Türkiye'de matematiğin sevdirilmesi ve iyi matematikçiler yetiştirilmesi için çalışmakta, bir yandan da çıkardığı Matematik Dünyası adlı dergide Türk matematikçilerinin makalelerini yayımlamaktadır.

Cahit Arf'ın mirası, Ali Nesin, Cem Yalçın Yıldırım ve daha birçok değerli matematikçimizin halihazırdaki katkılarıyla ülkemiz üniversitelerindeki Matematik eğitimi dünyadaki eğitim standartlarının üzerinde bir kaliteye sahiptir. Yüksek lisans ve doktora programları ise Matematikte derinleşmek ve araştırmalarıyla Matematiğe katkı yapmak isteyen lisans mezunlarını çağırmaktadır. Yabancı dil yeterlilik sınavlarından birini (Yabancı Dil Sınavı-YDS, TOEFL, IELTS veya üniversitelerin kendi açtıkları yabancı dil yeterlilik sınavları) ve ALES-Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı'nı geçen öğrenciler üniversitelerin yaptığı mülakatlardan sonra yüksek lisans veya doktora için hak kazanabilecektir.

Matematik Eğitimi

Matematik bölümü, üniversitelerimizin hemen hemen hepsinde bulunmaktadır. Gerek devlet üniversiteleri, gerekse vakıf üniversitelerinin bünyelerindeki bu bölümler, bilimsel araştırmalar yapan ve ödüller alan birçok hocasıyla öğrencilerini beklemektedir.

Matematik disiplininin belli başlı ana bilim dalları şunlardır: Analiz ve Fonksiyonlar Teorisi, Cebir ve Sayılar Teorisi, Geometri, Topoloji (Evrendeki Küme Oluşumları, Uzaylar), Uygulamalı Matematik, Calculus (Matematiğin Temelleri), Kriptoloji (Şifre Bilimi), Matematiksel Mantık.

Adaylarda Aranan Özellikler ve İş İmkânları

Matematik öğrencilerinin genel profiline baktığımızda, büyük çoğunluğunun matematiği bilinçli olarak tercih ettiğini görürüz. Çünkü matematik okumaya karar veren öğrenci yeni bir dil ve yeni bir düşünme biçimini öğrenmek ister. Tamamen soyut bir dünyanın içine girerek sayılarla düşünecek ve nihayetinde evrendeki en büyük organizmalardan en küçüğüne, her şeyin matematiksel bir sistematiği olduğunu anlamaya çalışacaktır. Ya da, kazandığı analitik düşünme yeteneğiyle Platon'un işaret ettiği gibi "kavrama"ya çalışacaktır. Ancak matematikle uğraşmayı isteyen bir öğrenci bu farklı ve ilginç disiplinin dünyasına girebilecektir. Kısacası, matematik okumak isteyen bir öğrenci, matematiği sevmeli ve sabırla matematik dilinin kendisine açacağı kapıları aralamaya çalışmalıdır. Yani sabır, matematik sevgisi ve çalışmak bu bölümü okumak için gerekli üç şarttır denebilir.

Matematik bölümü mezunları akademik çalışmalar yapabilecekleri gibi özel sektörde ve kamu sektöründe birçok iş sahasında çalışabilirler. Genel olarak, matematik eğitimi alan kişiler analitik düşünme yeteneği kazandığı için hemen hemen her sahada iş bulabilmekte, özellikle organizasyonel işlerde ve yöneticilikte başarılı olmaktadır. İyi bir matematikçi aynı zamanda iyi bir yazılımcı olabilir. Ayrıca askeri birimlerde kriptoloji (şifreleme bilimi) alanında kritik görevler alabilirler. Bankacılık, finans, istatistiksel kurumlar matematik eğitimi almış mezunlar aramakta ve istihdam etmektedir. Pedagojik formasyon alan Matematik mezunları matematik öğretmeni olarak çalışabilmektedir.
Paylaş: Facebook Twitter Google Plus Pinterest Tumblr

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder